Aslında “yazlık” onun için özgürlük demek, kuralların gevşemesi demek, kapıyı çalmadan eve girip çıkabilmek demek, adımını attın mı doğanın içinde olmak demek, bahçedeki küçük incir ağacına çıkmak demek, yüzme dersi olmaksızın havuzda -ve denizde- suya dalıp çıkmak demek, kıyıda kumdan kale yapmak demek, hava kararana kadar dışarıda oynama hakkı demek, gece 9:30 sınırı olmadan uykuyu uykusu gelince uyumak demek…
Soruyor kızım:
– Anne, yaz tatiline ne kadar kaldı?
– 95 gün kızım..
– Yaaaa, off !!!!
…
– Anne, yazlığa gitmemize ne kadar kaldı?
– 50 gün kızım
– Yaaa!!!
…
– Anne..?
– 25 gün tatlım
– Oofff!!!
…
– Anne,…?
– 5 gün sonra şekerim..
– Yuppii 🙂
Ve yola çıktık…
– Anne, bence orası cennet!
– Bakalım bu sene de öyle mi düşüneceksin???
Nihayet son 100 gündür sayıklanan yaz tatili başladı ve tatilin beşinci günü hiç oyalanmadan uçarak / koşarak Ege kıyısındaki “yazlık”ımıza gelmiştik.
Gelir gelmez tüm odaları tek tek gezdi kızım, balkonlara çıktı, bahçeyi dolaştı. Havuzu ve denizi kontrol etti: Burada, İstanbul’da olmayan, site içinde bahçeli bir evimiz, odalardan birinde bir ranzamız var, ve de imkanlarına göre farklı sürelerde kalacak biz misafirlerini memnun etme çabasındaki evsahiplerimiz: bir anneanne ve dedemiz…
Aslında “yazlık” onun için özgürlük demek, kuralların gevşemesi demek, kapıyı çalmadan eve girip çıkabilmek demek, adımını attın mı doğanın içinde olmak demek, bahçedeki küçük incir ağacına çıkmak demek, yüzme dersi olmaksızın havuzda -ve denizde- suya dalıp çıkmak demek, kıyıda kumdan kale yapmak demek, hava kararana kadar dışarıda oynama hakkı demek, gece 9:30 sınırı olmadan uykuyu uykusu gelince uyumak demek…
Çocuk başka ne ister? (Aslında çok şey, insanoğlu tatmin olmaz ki!..)
Çeşitli etkinlikler, güzel hava, az rekabet, çok oyun, ama en çok da arkadaş!.. Bakalım hangilerini bulabilecek küçük kızım bu yıl…
Bizden iki gün sonra da kızımın küçük kuzeni geldi. ailemiz büyüdü, geniş aile oldu.
Kuzenlerin ilk etkinlikleri ise kayısı ağacından meyve toplamak ve dökülmüş meyveleri arabalara doldurmak oldu. Ağaç da onlar gibi cüce olduğu için hiç zorlanmadan topladılar. Meyve toplama işi bitince de arabayla kuzen dolaştırma başladı.
Şimdilik keyifli gözüküyor, ne dersiniz?
Belki üç gün sonra bu etkinlikler sıradanlaşacak ama, umarım küçük kızım içindeki özgürlük duygusunu tatmin eder, bu arada da kuzen ve büyükleriyle geçirdiği tatilin tatlı anıları hafızasında hep kalır.
Öneri: Tatil deyince onların hissedebileceği özgürlük duygusunu hissetmeye ve tatili onların gözünden görmeye çalışın. Bu arada kendi çocukluk tatillerinizi ve tatil ile ilgili sizi en çok neyin mutlu ettiğini hatırlamaya çalışın, derim.
Süperrr. Keyifli tatiller dilerim.
BeğenBeğen
Çok teşekkürler, hepimizin tatili süper olur umarım 🙂
BeğenBeğen