Biraz toprak, biraz tohum, biraz çiçek… Ama çoook mutluluk…

Şubat ayının sonlarında bir gündü, bizim çocuk “Anne, dışarısı anneannemin yazlığı gibi kokuyor” dedi. Dışarıda güneş açmış, doğa uyanmaya başlamış, bazı ağaçlar en doğru zamanı beklemeden çiçeklenmişti. Kokan doğaydı, bahardı, geliyordu!

Birkaç gün sonra kargo evimize babasının ısmarlamış olduğu çeşitli tohumları getirdi, iki tane de zeytin büyüklüğünde kalın kabuklu çekirdek… Bunlardan nilüfer -ya da lotus- büyüyecekti, diğer tohumlardan da çeşitli akvaryum bitkileri. Bahar gelince ekilmeleri gerekiyordu.

Nilufer tohumu cekirdegi elimde
Sonra kızım her gün sordu, “Anne, 1 mart geldi mi?” Çünkü takvime göre bahar 1 martta başlayacaktı ve bahar başladığında babasıyla nilüfer tohumlarını ekeceklerdi! Sanırım evde- Sakıp Sabancı Müzesi bahçesindeki, seyretmeyi çok sevdiği havuzdaki gibi – nilüfer çiçekleri, kurbağalar filan olacağını hayal ediyordu, belki de nilüferlere bir Kurbağa Prens’in geleceğini? 🙂 Merak ediyordu…

Sonunda 1 mart geldi ve kızım heyecanıyla babasını harekete geçirmeyi başardı!… Babası nilüfer tohumlarınının yani çekirdeklerinin bir tarafını deldi, tohumları çimlenmesi için bir kavanoz suya attılar. Beklemeye başladık, merak ediyorduk…

nilufer cekirdegi delindi

Bir bitkinin büyüdüğüne şahit olmak o kadar heyecan vericiydi ki, kızım da eve iki tane Çim Adam – aslında Çim Kız- getirdi. Kızlar kel ama çok süslüydüler. Su dolu kovalarda beklettik önce, sonra da her gün merakla suladı onları kızım…

Sonra bahar biraz daha belli etti kendini. Hem dışarıda, hem de evde… Hala kabanları giyiyorduk ama hava biraz daha güzelleşti, bahar biraz daha koktu burnumuza…. Birkaç gün suda beklemiş nilüfer tohumları çimlendi, filizler çıkmaya başladı. Çok heyecanlandık, mutlu olduk. Gerçekten…. 🙂

Bu arada, babası ve bizim çocuk, evimizin küçük “nilüfer havuzu”nu hazırladılar: büyükçe çaplı bir saksı,  özel kombinasyonlu toprak (toprak ve üstüne diatomit yani kedi kumu) ve su! Filizlenmiş nilüfer çekirdeklerini küçük havuzumuza, diğer tohumları ise kavanozlara tek tek yerleştirdiler. Havuzumuza birkaç grup da yosun temizleyen yeşilliklerden koydular. Merakla beklemeye devam ettik…

Küçük nilüfer filizleri uzadı, su yüzeyine vardı. Kızımın ÇimKız’ları filizlendi, çimler büyüdü . Şimdi ÇimKızlar fırça gibi yeşil saçlarıyla pek havalılar. Ben de kendime çiçekli iki saksı daha aldım. Eskiler, yeniler derken ev bir sera haline geldi! 🙂

nilufer havuzu ve tohumlar Cim Kiz- Cim Adam -Cim Kiz - Cim Adam

Şimdi baharı kutluyoruz. Hala kabanlarımızla dolaşıyoruz ama baharın kokusunu burnumuza çekiyoruz. Güneşe, tohumlara, çimlere ve çiçeklere bakıp mutlu oluyoruz. Ve merakla hergün evdeki bitkilerin değişimine bakıyoruz, acaba çabalarımızın sonucunu karşılığını görecek miyiz?

Öneri: Doğa çocuklara da büyüklere de iyi geliyor. Biraz toprak, biraz su, biraz tohum, biraz çiçek ama çoook mutluluk…

Doğa merak uyandırıyor, bizi öğrenmeye  itiyor, çocukları da, büyükleri de… Alın, dikin, sulayın, deneyin! Size de öneririz.. 🙂

Reklam
Bu yazı Evde, Yaşam içinde yayınlandı ve , , , , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s