Bu kış kar için çok dua ettik ama şubat tatili geldiğinde kar hala yoktu ve kızımız karla oynamak ve kayak yapmak için çok hevesliydi. Nereden çıktığını tam olarak bilemediğimiz bu motivasyon ile kayak maceramız filizlendi…
(Bu arada “kayağa gitmek için yaratacağımız çevre kirliliği, kızımız zaten kaymayı sevecek mi, izin işi n’olacak, kıza bir arkadaş da olsaydı…” gibi karşı-iç-seslere karşı-argümanlar geliştirip) eş dosttan aldığımız tüyolarla gezimizi planlayıp Erzurum Palandöken’e gittik.
Palandöken’deki ilk bir saatimizde kızımıza kayağı kendimizin öğretemeyeceğini anladık. Kayakta usta ya da çok sabırlı değilseniz bu iş biraz zor. Bu durumda, daha önceden bağlantıya geçtiğimiz Erzurum Kayak Kulubü’nden bir hocaya bizim cüceyi emanet edip mutlu bir şekilde dokuz sene sonra kayakta neleri hatırladığımız baktık. 🙂
Etrafımıza baktığımızda çocuğu-hocaya-emanet-et konusuda hiç de yalnız değildik! Pistlerde hocalar eşliğinde civciv gibi peşpeşe inen çocuklar önce baby liftler ile çıkıp inmeyi öğreniyorlar, sonra gruplar halinde gondola veya telesiyejlerle daha yukarılara çıkıp iniyorlar.
Birkaç öneri:
- Biz Palandöken Dedeman Resort Hotel’de kaldık. Kayak pistinin otelin kapısının dibinde olması harikaydı, yemek ve otel hizmetleri de lüks değil ama iyidi.
- Erzurum Palandöken kayak yapmak için güzel bir yer. Biz Dedeman tarafında kaldık. Pistler bol sayıda, geniş, farklı zorluklarda ve kar makineleriyle takviye edilmiş, liftler de bol sayıda olduğundan kuyruklar son derece az, manzara hoştu. Hava rüzgarlı ya da aşırı soğuk olmadığı zaman tüm liftler keyifle kullanılıyor.
- Tchibo ve Decathlon’dan maddi olarak fazla abartmadan temin ettiğimiz çocuk kayak kıyafetlerinin de bizi fazlasıyla memnun ettiğini söylemeliyim.
- Uzun süreli bir kurs için önceden bir araştırma ile internetten kayak okulu bulmak mümkün. 5 yaşından itibaren çocukları farklı gruplar içinde kayıyor. Erzurum Kayak Kulübü, bölgedeki otellerin hocaları, ayrıca Fenerbahçe Spor Okulu Kayak Kulübü de sömestir tatilinde Palandöken pistlerinde çocuklara ders veriyor. Bunlara ek olarak, oraya gidince otelde ya da gondolada giderken farklı seçeneklerle de karşılaşıyorsunuz. Mesela seneye yeni bir kulüp açacak olan hocalarla da tanıştık.
Dördüncü günde nazlı kızımız kar sapanı ile nazlı nazlı dönerek kayıyordu! Babasını kar sapanı yarışında tam 23 kere(!) geçtiğinde çok mutlu, bunu bileğinin gücüyle yaptığından da çok emindi. 🙂
Son gün kulüpte cücemize bir de kayakçı belgesi verdiler. Tüm bunlar bir sonraki kayak sezonuna motivasyon yaratacak mı bakalım…